Şu Facebook dedikleri
Facebook'taki arkadaşlarımın paylaşımları bugünlerde (aslında Mayıs sonundan, Gezi'den beri) çok net bir şekilde gruplaştı. Arkadaşlar da ister istemez ayrışıverdi. Elbette sosyal medyayı aktif olarak kullanmayan, ancak yine de açık bir hesabı olanlar kümelerin dışında.
1-Siyaset: Sanırım özellikle Türkler arasında en fazla paylaşılan ve fikir beyan edilen alan siyaset - ben de en çok bu gruptanım. Facebook'un (biraz da benim güvenlik manyağı tutumundan ötürü) aslında kısmen kapalı bir çevre olmasından ileri gelen bir "hükümet karşıtlığı" hava esiyor elbet. Zaten kendi çevremden kişisel bir gözlem de şunu söylüyor: siyaset alanında hiçbir şey söylemeyen arkadaşlar ya bu işlere kafa yoracak olgunluğa erişememiş olanlar (21 yaş altı diyelim), ya olan bitenden bihaber "şuursuz"lar, ya da çok rahatsızlık duymayan, daha iyimser bir tahminle rahatsızlık duyan ancak açık etmeye utanan, çekinen hükümet yanlıları. Bu konu yine dönüp dolaşıp aynı yere varıyor: "Benim sorduğum hiçkimse x partisine oy verdim demiyor, o zaman nasıl oluyor da bu parti y% oy alabiliyor?" sorusunun cevabı, yaptığımız anketlerin biased, yani taraflı olması; kitlemizin homojenliği, adil seçilmiş olmaması, insanın kendine bir yanından benzerleri çevresinde barındırması ve herkesi kendisi gibi bilmesi.
2-Aşk Meşk: Bu artık en az paylaşılan kategori, ancak 2. çok paylaşılana bir girizgah niteliğinde. Evet, yanlış yazmadım, yanlış görmüyorum ve yanlış bilmiyorum. Sevgililik ajitasyonu, "ay ondan ayrıldım çok bunalımdayım, yeni aşkım bu, cnm sana çok aşığım" diye dünya aleme özel hayat ilanı peşinde olan, durmadan imalı şarkılar/şarkı sözleri/fotoğraflar paylaşan bir kitleyle çok fazla arkadaşlık kurmadım sanırım. Facebook arkadaşlarımın arasında bu kafada olanlar sanırım herhangi bir zaman diliminde (biz de genç olduk evladım, Facebook dediğin hayatımın son 7 senesinde var) 5-6'yı geçmemiştir. Tabii artık daha da azaldı, yalnız ben büyümüyorum ya, yaş problemlerinin temel dinamiği: herkes eşit şekilde yaş alıyor! Yazık ki hala benden genç olup, benim onların yaşında asla yapmadığım ve yapan tanıdıklarımın sayısının da 3-4'ü asla geçmediği "arkadaş"lar böyle eksik kafalılıklar peşinde, onlara tez zamanda akıl, fikir, ilim ve irfan diliyorum. Allah'ın bildiğini kuldan saklamak olmaz derler ya, bunlar kuldan saklamak isteyebileceklerini Facebook'a bildiriyorlar ki, akıllara zarar.
3-Çocuk: 30'lara merdiven dayamış, sırtını dayamış, yüzünü dönmüş bir nesil olarak Facebook'umdaki "nişan/düğün baharı" çoktan geçti. Sanıyorum bundan iki yaz önce pik yapmuştı, artık gelinlik fotoğrafı görmek için insanların profillerine bir bir girip resimler içinde derinlerde aramak gerekiyor. Şimdi "çocuk baharı" başladı. Bu evlenen insanların bir kısmı "yeni" ya da "genç" evli kontenjanından kendilerini gezmeye ya da daha mazbut bir hayat sürüp evde takılmaya verdi. Görece "eski", "1-2 yaş daha büyük" ya da "hızlı yeni" evlilerde de çocuk resimleri arka arkaya başgöstermeye başladı. Bu durum, siyasette ve aşk meşkte olduğu gibi Türklere özgü değil, diğer milletlerden arkadaşlarımdan da bebek haberleri sırayla geliyor. Bebek dediğin düğün gibi de değil, bir başladı mı ömür billah kesilmiyor, bebek büyürken her evresinde görmek mümkün. Fazla abartanlar olmasa, benim bir şikayetim yok, yaşımın hidayete erdiğinin ispatı olmasından başka.
4-Şakalar Espriler ya da Faydalı Bilgiler: Görülen komikli videoları, akla gelen tatlı esprileri paylaşmak ya da birkaç arkadaşa geyik amaçlı laflar hazırlamak... Gündem dışında ama hayata, genel kültüre dair faydalı bilgiler içeren yazılar/videolar paylaşmak... Eskiye göre azalsa da vazgeçilmeyen bir kategori daha. Ben de yapıyorum ara sıra. Ama bazen de gerçek dünya o kadar acımasız, iç yaralayıcı ve yoğun oluyor ki, insan böyle alakasız bir şey paylaşmaya utanıyor resmen. Bu paylaşımların oranının eskiye nazaran düşmesinin sebebini bu olarak görüyorum. Şakalar esprilerle faydalı bilgileri aynı kategoride incelememin nedeni de yine yaş grubu sanırım; kimi zaman ikisi iç içe geçebiliyor ve diğer kategorilerin yoğunluğundan bu iki zavallıya "diğer" başlığı altında birleşmek düşüyor.
4-Aktiviteler ve Hobiler: Bu kategorideki paylaşımların bundan 2-3 sene öncesine göre oldukça azaldığını söylemek gerek. Örneğin ben; en fazla paylaşımım siyaset, ikincisi de şakalar/faydalı bilgiler. Aktiviteler ve hobilerle ilgili paylaşımları şahsen ben yine gizlilik güvenlik kaygılarım dolayısıyla geri plana aldım, çok kısıtlı insanların görmesine izin veriyorum ve çok az fotoğraf paylaşıyorum. Bu kapsamda kendi eklediğim son fotoğraf albümünün tam bir yıl öncesine ait olduğunu; ancak bu geçen yılda hatırı sayılır ölçüde seyahat edip yeni deneyimler edindiğimi söylemem gerek. Artık seyahat deneyimlerimi blog üzerinden, yazarak arşivliyorum. Aktiviteler ve hobiler grubunda paylaşım yapan insanlar genelde benden daha genç arkadaşlarım sanıyorum. Biraz da ülkesinden farklı bir yerde yaşayanlarda, yeni bir yere gezmeye gittiklerinde daha sık görüldüğüne inanıyorum. Ha, bir de Instagram etkisi var. Bol #'li, bol efektli fotoğrafları ana sayfayı süsleyenlerin bir kısmı, aslında bunu Instagram'da yapıyor, oradan Facebook'a akıtıyor. O tarakta bezim yok.
5-Her An: Hiçbir zaman, hiçbir şekilde dahil olmadığım ve bundan gurur duyduğum bir grup varsa işte bu: her yaptığını, her gittiği yeri neredeyse atlamadan paylaşanlar. Neyse ki özellikle şu sıralar arkadaşlarım arasında 10'u geçmezler. Bir insan bir yere gittiğinde check-in yapmak isteyebilir, bunu ben de özellikle farklı yerlerde bulunduğumda Foursquare üzerinden bir nevi günlük amaçlı kullanıyorum. Ancak bu veriyi cümle alemle paylaşmıyorum. Foursquare'im herhangi başka bir sosyal ağ ile entegre değil, ve Foursquare'de gezi zevklerine kıymet verdiğim ve çok güvendiğim en çok 30 arkadaşım var. Facebook üzerinden bulunduğu yeri zırt pırt göstermek bana mantıksız geliyor. Bir de bunu fotoğrafla destekleyenler var. Her yerde, her an birlikte gibiyiz hissi. Ama en bayıldığım grup, hastalıklarını, hastane anlarını fotoğraflayıp paylaşanlar ve hastanelerde check-in yapanlar. Bunlara da acil akıl ve ruh şifası diliyorum.
1-Siyaset: Sanırım özellikle Türkler arasında en fazla paylaşılan ve fikir beyan edilen alan siyaset - ben de en çok bu gruptanım. Facebook'un (biraz da benim güvenlik manyağı tutumundan ötürü) aslında kısmen kapalı bir çevre olmasından ileri gelen bir "hükümet karşıtlığı" hava esiyor elbet. Zaten kendi çevremden kişisel bir gözlem de şunu söylüyor: siyaset alanında hiçbir şey söylemeyen arkadaşlar ya bu işlere kafa yoracak olgunluğa erişememiş olanlar (21 yaş altı diyelim), ya olan bitenden bihaber "şuursuz"lar, ya da çok rahatsızlık duymayan, daha iyimser bir tahminle rahatsızlık duyan ancak açık etmeye utanan, çekinen hükümet yanlıları. Bu konu yine dönüp dolaşıp aynı yere varıyor: "Benim sorduğum hiçkimse x partisine oy verdim demiyor, o zaman nasıl oluyor da bu parti y% oy alabiliyor?" sorusunun cevabı, yaptığımız anketlerin biased, yani taraflı olması; kitlemizin homojenliği, adil seçilmiş olmaması, insanın kendine bir yanından benzerleri çevresinde barındırması ve herkesi kendisi gibi bilmesi.
2-Aşk Meşk: Bu artık en az paylaşılan kategori, ancak 2. çok paylaşılana bir girizgah niteliğinde. Evet, yanlış yazmadım, yanlış görmüyorum ve yanlış bilmiyorum. Sevgililik ajitasyonu, "ay ondan ayrıldım çok bunalımdayım, yeni aşkım bu, cnm sana çok aşığım" diye dünya aleme özel hayat ilanı peşinde olan, durmadan imalı şarkılar/şarkı sözleri/fotoğraflar paylaşan bir kitleyle çok fazla arkadaşlık kurmadım sanırım. Facebook arkadaşlarımın arasında bu kafada olanlar sanırım herhangi bir zaman diliminde (biz de genç olduk evladım, Facebook dediğin hayatımın son 7 senesinde var) 5-6'yı geçmemiştir. Tabii artık daha da azaldı, yalnız ben büyümüyorum ya, yaş problemlerinin temel dinamiği: herkes eşit şekilde yaş alıyor! Yazık ki hala benden genç olup, benim onların yaşında asla yapmadığım ve yapan tanıdıklarımın sayısının da 3-4'ü asla geçmediği "arkadaş"lar böyle eksik kafalılıklar peşinde, onlara tez zamanda akıl, fikir, ilim ve irfan diliyorum. Allah'ın bildiğini kuldan saklamak olmaz derler ya, bunlar kuldan saklamak isteyebileceklerini Facebook'a bildiriyorlar ki, akıllara zarar.
3-Çocuk: 30'lara merdiven dayamış, sırtını dayamış, yüzünü dönmüş bir nesil olarak Facebook'umdaki "nişan/düğün baharı" çoktan geçti. Sanıyorum bundan iki yaz önce pik yapmuştı, artık gelinlik fotoğrafı görmek için insanların profillerine bir bir girip resimler içinde derinlerde aramak gerekiyor. Şimdi "çocuk baharı" başladı. Bu evlenen insanların bir kısmı "yeni" ya da "genç" evli kontenjanından kendilerini gezmeye ya da daha mazbut bir hayat sürüp evde takılmaya verdi. Görece "eski", "1-2 yaş daha büyük" ya da "hızlı yeni" evlilerde de çocuk resimleri arka arkaya başgöstermeye başladı. Bu durum, siyasette ve aşk meşkte olduğu gibi Türklere özgü değil, diğer milletlerden arkadaşlarımdan da bebek haberleri sırayla geliyor. Bebek dediğin düğün gibi de değil, bir başladı mı ömür billah kesilmiyor, bebek büyürken her evresinde görmek mümkün. Fazla abartanlar olmasa, benim bir şikayetim yok, yaşımın hidayete erdiğinin ispatı olmasından başka.
4-Şakalar Espriler ya da Faydalı Bilgiler: Görülen komikli videoları, akla gelen tatlı esprileri paylaşmak ya da birkaç arkadaşa geyik amaçlı laflar hazırlamak... Gündem dışında ama hayata, genel kültüre dair faydalı bilgiler içeren yazılar/videolar paylaşmak... Eskiye göre azalsa da vazgeçilmeyen bir kategori daha. Ben de yapıyorum ara sıra. Ama bazen de gerçek dünya o kadar acımasız, iç yaralayıcı ve yoğun oluyor ki, insan böyle alakasız bir şey paylaşmaya utanıyor resmen. Bu paylaşımların oranının eskiye nazaran düşmesinin sebebini bu olarak görüyorum. Şakalar esprilerle faydalı bilgileri aynı kategoride incelememin nedeni de yine yaş grubu sanırım; kimi zaman ikisi iç içe geçebiliyor ve diğer kategorilerin yoğunluğundan bu iki zavallıya "diğer" başlığı altında birleşmek düşüyor.
4-Aktiviteler ve Hobiler: Bu kategorideki paylaşımların bundan 2-3 sene öncesine göre oldukça azaldığını söylemek gerek. Örneğin ben; en fazla paylaşımım siyaset, ikincisi de şakalar/faydalı bilgiler. Aktiviteler ve hobilerle ilgili paylaşımları şahsen ben yine gizlilik güvenlik kaygılarım dolayısıyla geri plana aldım, çok kısıtlı insanların görmesine izin veriyorum ve çok az fotoğraf paylaşıyorum. Bu kapsamda kendi eklediğim son fotoğraf albümünün tam bir yıl öncesine ait olduğunu; ancak bu geçen yılda hatırı sayılır ölçüde seyahat edip yeni deneyimler edindiğimi söylemem gerek. Artık seyahat deneyimlerimi blog üzerinden, yazarak arşivliyorum. Aktiviteler ve hobiler grubunda paylaşım yapan insanlar genelde benden daha genç arkadaşlarım sanıyorum. Biraz da ülkesinden farklı bir yerde yaşayanlarda, yeni bir yere gezmeye gittiklerinde daha sık görüldüğüne inanıyorum. Ha, bir de Instagram etkisi var. Bol #'li, bol efektli fotoğrafları ana sayfayı süsleyenlerin bir kısmı, aslında bunu Instagram'da yapıyor, oradan Facebook'a akıtıyor. O tarakta bezim yok.
5-Her An: Hiçbir zaman, hiçbir şekilde dahil olmadığım ve bundan gurur duyduğum bir grup varsa işte bu: her yaptığını, her gittiği yeri neredeyse atlamadan paylaşanlar. Neyse ki özellikle şu sıralar arkadaşlarım arasında 10'u geçmezler. Bir insan bir yere gittiğinde check-in yapmak isteyebilir, bunu ben de özellikle farklı yerlerde bulunduğumda Foursquare üzerinden bir nevi günlük amaçlı kullanıyorum. Ancak bu veriyi cümle alemle paylaşmıyorum. Foursquare'im herhangi başka bir sosyal ağ ile entegre değil, ve Foursquare'de gezi zevklerine kıymet verdiğim ve çok güvendiğim en çok 30 arkadaşım var. Facebook üzerinden bulunduğu yeri zırt pırt göstermek bana mantıksız geliyor. Bir de bunu fotoğrafla destekleyenler var. Her yerde, her an birlikte gibiyiz hissi. Ama en bayıldığım grup, hastalıklarını, hastane anlarını fotoğraflayıp paylaşanlar ve hastanelerde check-in yapanlar. Bunlara da acil akıl ve ruh şifası diliyorum.
Yorumlar
Yorum Gönder